13 Kasım 2009 Cuma

krizantem*

*kelime dikkatimi çekti,anlamı anlamsız,blogla alakasız.

bak kaç gündür yazmıyorum.

sana güzel şeyler yazmak,özlemimi aşk dolu sözcüklerle,mutlu hikayelerle dindirmek isterdim ki,
bi mesaj geldi,deşti geçti.

güzel bi gündü geçirdiğim ya hani,keşke içine sıçılmasaydı.
üzgünüm,ama cuk diye oturan bu sıçmak kelimesini kullanmadan edemicem.

içimden neler yazmak geliyo da,bi kaç kişinin sözcüklerimi takiplediğini bildiğim üzre,daha fazla yaşamıma dalmalarını istemediğimden susuyorum.
günlük yazarken de böyle yapardım zaten.varsa kimsenin bilmesini istemediğim bişey,yazmazdım,belki biri okur diye.
aslında,ben korkakmışım.

günlüğüm bile paranoyak denklemler üzerine kuruluymuş da,şimdi farkettim.

konudan saptım yine.
sapıttım.
sapıttırdılar.

bi elim kalbimin bekçisi,hissettiklerimi yazıyo da,diğer elim de beynimin emrinde,siliyo hemen.

herneyse,günden kazandığım takvimime kocaman + atmayı düşündüğüm halde kocaman bir eksi,bir de bi sonuç.
bi ders.
bi anafikir.

değer vermek,gereksiz insanlar için gereksiz bişey.
cidden.
ha bi de.
çok kafa yormamalı bişey için.
ne olacak diye düşünmemeli.
mesele ne olursa olsun.
oluruna bırakmak var ya,
bunu yapmam gerektiğini anladığım gündür.

iyi geceler blog.
bugün sen beni öper misin?
şevkate ihtiyacım var.

tek iyi'm sen kalmışsın.
aman ne mutluyum.
burnum omzunda
diye
gider bu
şarkı
da.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder